30 Ocak 2020 Perşembe

MARGE EATON HEEGARD DUYGULARIMI ÇİZİYORUM SERİSİ


Marge Eaton Heegard, sosyal hizmet uzmanı ve sanat terapisti olarak bilgi ve becerilerini çocukların gizli dünyasını keşfetmeye adamış bir yazardır. ABD’ li yazar, çocukların konuşmakta ve düşüncelerini ifade etmekte en çok zorlandıkları konularda temel resim becerileriyle etkinlikler gerçekleştirmeye olanak tanıdığı 06-12 yaş grubu çocuklara uygun olarak hazırlanmış seri kitapları ile çocuklarla yapılan görüşmelerde büyük bir kolaylık sağlamıştır. Kitapların başlığına uygun olarak o konuyu anlatan basit çizimler ve yine temaya uygun olarak çocuğun hayal gücüne bırakılmış çizimler yaptırarak çocukların anlamakta zorlandığı günlük yaşam sorunları ile travmatik olaylar üzerine konuşmak ve sorunların çözümüne odaklanmak için öğretmenler ve ruh sağlığı çalışanlarının başucu kitapları olmaya aday bir başyapıt demek yanlış olmayacaktır.
Kitapların başında “uygulayıcılara” “velilere” ve “çocuklara” yazılmış bilgilendirme yazıları ve içindekiler bölümü bulunmakta ardından resimli etkinlik bölümleri başlamaktadır. Her çocuğun gelişim düzeyi yaşına göre farklılık gösterebileceğinden sırasıyla her etkinliğin yapılması zorunlu değildir. Çocukların çabuk yorulabileceği de hesaba katılarak belirli aralıklarla düzenlenecek görüşmelerle parçalar halinde kullanılabilir.

Serinin Kitaplarının İsimleri Nelerdir ve İçerikleri Nasıldır?

Öfkemi Kontrol Etmeyi Öğreniyorum
“Bu kitap çocuk çocukların ve yetişkinlerin birlikte çalışarak öfkelerini anlamalarına ve kontrol etmelerine yardımcı olmak amacıyla hazırlandı. Kitap, çocukları ve yetişkinleri birbirleriyle iletişim ve bağ kurmaya teşvik ederken doğru ve sağlıklı kavramlar öğrenebilmelerini sağlar.
Bu kitap ailelerin öfke kontrolü sorunlarıyla ilgili farkındalık geliştirmelerine ve davranışlarında değişiklik yapmalarına yardımcı olabilir. Hem ailelere hem de çocuklara öfkelerini yatıştırmak için bir fırsat sunarken iletişim ve problem çözme becerilerini de geliştirir.”

Yetişkinler Beni İncitiyor
“Bu kitap, istismara uğramış 6-12 yaşlarındaki çocuklar için hazırlanmıştır. Kitap üzerinde, istismara uğramış çocuklar konusunda uzman bir yetişkinle çalışılmalıdır. Çocuklar duygularını anlamayı ve anlatmayı öğrendikçe, iyileşmek ve travmayı atlatmak için önemli başa çıkma becerileri geliştirecek ve yaşananlardan hayat dersleri çıkarılacaktır.
Şiddetin yaşandığı evlerde yetişen çocuklar, öfkelerini yönetmek ve kendilerini kontrol etmek konusunda zayıf modellere sahiplerdir. Gelecek nesillerin de istismarcı olmalarını önlemek için onlara eğitim, destek ve daha iyi yetişkin modeller sağlanmalıdır.”

Benden Farklı Olanla Yaşamayı Öğreniyorum
“Bu kitap, 6-12 yaşlarındaki çocukların, sayfaları kendi istedikleri şekilde resimlemelerine uygun olarak hazırlandı. Çocuğu iletişim kurmaya teşvik etmek için onda düzenli olarak çizdikleri hakkında konuşmasını isteyin.
Bu kitap çocukların farklılıklarla ilgili duygularını çizim yaparak ifade etmelerini sağlar. Farklılıklar dünyamızı zengin ve ilginç kılan şeylerdir; gerçekten de toplumumuzun gücü çeşitliliğinde yatar. Ama çocuklar için farklılıklar korkuya, rahatsızlığa ve özsaygı eksikliğine sebep olabilir. Başkalarına ve kendilerine duydukları saygıyı geliştirmeleri için herkesin farklı ve özel olduğunu öğrenmeleri gerekir.”

Evcil Hayvanımla Vedalaşıyorum
“Bu kitap, 5-12 yaşlarındaki çocukların, evcil hayvan kaybının yarattığı duygularını anlamalarına ve ifade etmelerine yardımcı olmak amacıyla hazırlandı. Çizim yapmak kişileri iletişim kurmaya teşvik eder. Her 5-6 sayfada bir, çocuktan çizdikleri hakkında konuşmasını isteyin. Sessizce dinleyin sonra evcil hayvan kaybıyla ilgili kendi duygularınızı paylaşın ya da çocukluğunuzdaki bir evcil hayvandan bahsedin.
Çocuklara evcil hayvanlarıyla vedalaşmaları için fırsat vermek gerekir. Olabildiğince açık yüreklilikle bu kayıp hakkındaki gerçekleri konuşun ve kaybı sevgi ve ilgiyle iyileştirmeye çalışın. Yeni bir evcil hayvan almadan önce çocuğu kaybedilen evcil hayvanın yasını tutması için yeterli süre tanıyın.”

Annem ve Babam Boşanıyor
“Bu kitap, 6-12 yaşlarındaki çocukların boşanma ve keder duygusunu anlamalarına yardımcı olmak için hazırlandı. Boşanma, yaşanan kayıp ve değişim nedeniyle strese bağlı keder duygularına yol açar. Duygularını anlayamayan ya da sözel olarak ifade edemeyen çocuklar genellikle onları sağlıksız bir şekilde dışa vururlar.
Boşanmak yetişkinler için sancılı ve zor bir süreçtir. Bu süreç çocuklar için daha da zor olabilir. Çocuğun düşündükleri gerçekte olanlar kadar güçlüdür. Çocuğunuzun çizimlerine kulak verin, değişimin ve kaybın üstesinden gelmeyi öğrenmelerini sağlayacak yollar bulmalarında onlara yardımcı olun ve onları seven ve de güvenen önemli rol modelleri olmaya devam edin.”

Çok Sevdiğim Bir Yakınımı Kaybettim
“Bu kitap, 6-12 yaşlarındaki çocukların sayfaları kendi istedikleri şekilde resimlemelerine uygun olarak tasarlandı. Çocukların, bu kitabın onlara ölümü ve keder duygularını anlamalarında yardımcı olacak bir kaynak olduğunu bilmeleri gerekir.
Çocuklarla konuşurken ölmek ve ölü gibi doğru terimleri kullanarak ölüm nedeninin geçerli bir açıklamasını yapmanız gerekir. Muğlak terimler kullanmak ve onları korumaya çalışmak sadece kafalarının karışmasına neden olur. Ölümle ilişkilendirilen “uzaklara gitmek”, “uyumak” ya da “hasta olmak” terimlerini kullanmaktan kaçının. Çocuğun kayba verdiği tepkiyi dikkatlice izleyin."

Hastalığımla Yaşamayı Öğreniyorum
“Bu kitap, ciddi bir hastalık tanısı konmuş 6-12 yaşlarındaki çocuklar için hazırlanmıştır. Çocuklar genellikle endişelerini sözcüklerden ziyade resimlerle daha rahat anlatırlar.

Hastalıkla karşı karşıya olan çocuklar farklı farklı duygular yaşarlar. Bazen hastalıklarının yaptıkları veya yapmadıkları bir şeyin cezası olduğunu düşünürler. Duygularını ifade edemedikleri zaman saldırganlaşabilirler. Rahatlama egzersizleri, oyunlar, çizimler ve diğer yaratıcı dışa vurum yöntemleri, çocukların duyguları hakkında tartışmalarına ve kendilerini uygun bir şekilde ifade etmelerine olanak sağlar. Hastalıkları ve hissettikleri hakkında konuşmak başa çıkma yöntemlerini geliştirmenin ana unsurudur.”

23 Ocak 2020 Perşembe

BİR KENDİNİ ADAMA SEMBOLÜ OLARAK ALTURİZM


Vaktiyle yazılmış bir hikaye şöyle der:
Bir zamanlar, şiddetli bir kış sonucunda, kentin yakınındaki göl buz tutmuş. Halk donmuş gölün üzerinde büyük bir eğlence düzenlemeye karar vermiş. Yaşlı, genç, kadın, erkek herkes şehri terk edip gölün üzerinde toplanmışlar. Biri kızağa biniyor, birisi kayak yapıyor, kurulan çadırlardan coşkun bir müzik ve kahkahalar yükseliyormuş. Gençler sevinçle sıçrayıp oynuyor yaşlılar da bu eğlenceli manzarayı seyrediyormuş.
Şehirde ise sadece yaşlı ve fakir bir kadıncağız kalmış. Rahatsızlıkları olduğu için devamlı yatakta yatıyor, ayaklarını kullanamıyormuş. Evinin penceresinden buz tutmuş gölü ve oyun oynayan neşeli insanları seyrediyormuş. Akşama doğru ufka bakarken küçücük beyaz bir bulutun belirdiğini görüp müthiş bir korkuya kapılmış. Yeni evlendiği günleri hatırlamış birden. Eşiyle gölün üzerinde gezerlerken yine böyle bir bulut görmüş, çok geçmeden de korkunç bir fırtına ile birlikte buzlar kırılmış. Özel gereksinimli birey olması da ondanmış. Ne yazık ki kocasını da o kazada kaybetmiş.
Yaşlı kadın, “Yine öyle olacak!” diye düşünmüş. Alabildiğine bağırmaya başlamış; ama sesini kimse duymuyormuş. Bulut gittikçe büyüyüp kararıyor kadın ise çaresiz bir şekilde kendi kendine konuşuyormuş: “Fırtınanın çıkmasına az bir zaman kaldı.” diyormuş. “Fırtına ile birlikte oluşacak dalgalar buzları kırıp herkesi suya gömecek.” Bütün gücünü toplayan kadın, elleri üzerinde sürünerek yataktan yere inmeyi başarmış. Sobadan çıkardığı bir parça ateşle yatağını tutuşturmuş. Sonra da sürüne sürüne güç bela evden dışarı çıkmış.
Küçücük bir evi bir anda alevler sarınca buzun üzerinde oynayanlar evin kime ait olduğunu hemen anlamışlar. Özel gereksinimli kadını kurtarmak için herkes koşuşturmaya başlamış. Bu arada göğü siyah bulutlar tamamen kaplamış ve rüzgar çıkmış. Buz çatlayıp sallanmaya başlamış. Yaşlı kadını kurtarmak için en son kişi de sahile varınca gökyüzü yırtılır gibi olmuş. Fırtına ile birlikte dev dalgalar gölü örtmüş, buzlar kırılmış; ama hiç kimseye bir şey olmamış. Özel gereksinimli kadın bütün varını yoğunu ateşe vererek şehir halkını kaçınılmaz bir ölümden böylece kurtarmış.
                Aralarında herhangi bir bağ bulunmamasına karşın yaşlı kadının yalnızca tehlikede olduklarını gördüğü kişilere kendini feda edecek derecede yardımda bulunması fedakarlık kavramını çağrıştırsa da bu durum aslında çok daha derin bir kavramı içine alan bir olgunun ürünüdür. Alturizm kavramı bu olguyu adlandırmak amacıyla ilk kez Auguste Comte tarafından başkaları için yaşama eğilimi ya da isteği olarak ifade edilmiştir. Literatürde özgecilik olarak da geçen bu kavram “Çıkar gözetmeksizin başkalarının iyiliği için özveride bulunmayı bir ilke olarak benimseyen ahlak tutumu ve görüşü, başkalarının yararına kişisel çıkarlarından vazgeçmeye, başkalarına bencil olmayan güdülerle yardım etmeye hazır olma durumu” (TDK-Büyük Türkçe Sözlük) olarak tanımlanır.
                Alturizm kavramı Latincede öteki anlamına gelen “alter” kelimesinden türemiş olup literatürde karşıt kavramı egoizm olarak geçer ve bireyci toplumlarda egoizm toplulukçu toplumlarda ise alturizmin baskın olduğu görülmüştür. Bizim ülkemizin de toplulukçu olduğunu varsayarsak toplumumuzda yukarıdaki örnek hikayeye benzer durumların bireyci toplumlara nazaran daha fazla yaşandığını söylemek mümkün olur. Buna verilebilecek en güzel örneklerden biri de Çanakkale Savaşı esnasında askerlerin çoğunun yaralandığını görüp son bir hamleyle 275 kiloluk top mermisini sırtlayan Koca Seyit’ in hikayesidir.
                Alturizme yönelik yapılan güncel araştırmalar, kırsal bölgelerde şehir yaşamına göre alturizme daha fazla rastlanıldığını göstermektedir. Aynı zamanda alturizmin hayvanlar üzerindeki yansımaları da incelenmiş olup aynı türden hayvanların bazılarında karşılık beklemeden yapılan davranışlar gözlenmiştir. İnsanlarda ise karşılığında sevgi, saygı, takdir gibi soyut teşvikler alınmasının kişinin bu tür davranışlarını arttırmada güdüleyici olduğu görülmüştür.
                Peki sizler bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz? Sizce alturizm kişiyi pozitif olarak etkiler mi yoksa yıllar içerisinde yıpratıcı bir rol mu oynar?
                Canım Kardeşim, La Vita E Bella (Hayat Güzeldir), My Sister's Keeper (Kız Kardeşimin Hikayesi) filmleri konuyla ilgili fikir edinmemizi kolaylaştırabilecek filmlerden bazılarıdır.
                Keyifli okumalar.
                Psiket..

*Yazıda geçen hikaye secmehikayeler.com internet adresi "İlginç Ama Güzel Bir Hikaye Fedakarlığın Bu Kadarı" başlıklı yazıdan alınmış ve düzeltme yapılarak aktarılmıştır.

16 Ocak 2020 Perşembe

HARFLERİ ÖĞRENİYORUM

   
     Alfabemizi öğrenme sürecini eğlenceli hale getirebilmek adına tasarladığım ve çocukların öğrenme konusundaki isteklerini artırabilmeyi amaçladığım"Harfleri Öğreniyorum" seti karşınızda! 29 harfi sırasıyla içlerinde bir adet somut kelime ile birlikte kartlar halinde düzenledim ve renkli görsellerle destekledim. Böylece çocukların klasik sözlü anlatımdan ziyade renkli görsellerle desteklenen harfleri daha akılda kalıcı şekilde öğrenebilmelerini sağlamaya çalıştım. Ayrıca görsellerdeki sözcüklerin Türk Dil Kurumu' nda belirtilen anlamları da ekte mevcut!

     Harf Kartları Nasıl Kullanılır?
     Her harf görselinin çıktısı alınır ve çocuklara dağıtılır. Harfler sırasıyla öğretilirken kartlarda yer alan sözcüklerin anlamları çocuklara sorulur ve önce onların yanıt vermelerine müsaade edilir ardından varsa yanlış veya eksikleri giderilerek doğru yanıt anlatılır. Görseldeki sözcüklerin anlamları öğrenildikten sonra o harfle başlayan başka ne gibi sözcükler olabileceği sorusu yöneltilerek öğrenciler yeni kavramlar öğrenmeye teşvik edilir.

     Harf Kartları Öğrenmeye Nasıl Bir Destek Sağlar?
     Eğer renkli çıktı kullanılırsa çocukların ilgisini derse çekmek ve katılımlarını daha kolay olacaktır. Belki de günlük hayatta fark etmedikleri pek çok sözcük üzerine arkadaşlarıyla birlikte fikir yürüterek konuşacaklarından harfler ve sözcükler onlar için daha akılda kalıcı olacaktır. Kartların arkasına sözcüklerin çocuklar için anlaşılır hale getirilmiş anlamları da yazılırsa yanlarında taşıdıkları kartlara ders sonrasında bakarak tekrar yapma şansları artacaktır.
     Keyifli dersler.
     Psiket..































TDK – KELİMELER
Ağaç: Meyve verebilen, gövdesi odun veya kereste olmaya elverişli ve uzun yıllar yaşayabilen bitki.
Bal: Bal arılarının bitki ve çiçeklerden topladıkları bal özünden yapıp kovanlarındaki petek gözlerine doldurdukları, rengi beyazdan esmere kadar değişen tatlı, koyu, sıvı madde.
Ceket: Erkeklerin ve kadınların giydiği, genellikle önden düğmeli, kalçayı örten, kollu üst giysisi.
Çanta: Kösele, meşin, kumaş vb. hafif malzemeden yapılıp büyüklüğüne göre para, evrak, yiyecek vb. koyup taşımaya yarayan kap.
Doktor: Bir fakülteyi veya bir yüksekokulu bitirdikten sonra belli bir bilim dalında en yükseköğrenim basamağına vardığını, geçirdiği özel sınavla ve başarılı bir eserle gösterenlere verilen akademik unvan.
Elma: Gülgillerden, çiçekleri pembe veya beyaz bir ağacın kabuğu parlak , sert, kırmızı, sarı ve yeşil renkte, kokusu hoş, tadı ekşi veya tatlı, dokusu gevrek, ufak çekirdekli meyvesi.
Fil: Filgillerin hortumlular takımından, Afrika ve Asya’ nın sıcak bölgelerinde yaşayan, çok iri, kalın derili hayvan.
Göz: Görme organı, basar.
Havuç: Maydanozgillerden, koni biçimindeki etli kökü için sebze olarak yetiştirilen, iki yıllık otsu bir kültür bitkisi, yeregeçen.
Işık: Cisimleri görmeyi, renkleri ayırt etmeyi sağlayan fiziksel enerji, erke, ziya, nur, şavk.
İnsan: Toplum halinde bir kültür çevresinde yaşayan, düşünme ve konuşma yeteneği olan, evreni bütün olarak kavrayabilen, bulguları sonucunda değiştirebilen ve biçimlendirebilen canlı.
Jöle: Meyve suyunun şekerle kaynatılmasıyla istenilen yoğunlukta elde edilmiş şekerleme.
Kalem: Yazma, çizme vb işlerde kullanılan çeşitli biçimlerde araç.
Leylek: Leyleksilerden, kışın tropikal Afrika’ da yaşayan, siyah telekli, uzun gagalı, uzun bacaklı, büyük, beyaz, göçmen kuş.
Muz: Muzgillerden, sıcak bölgelerde yetişen, bir çenekli, çok yıllık bir bitkinin kendine özgü hoş kokulu, tatlı, besleyici, kalın kabuklu, uzun meyvesi.
Nine: Torunu olan kadın, büyükanne, nene.
Olta: Balık avlamada kullanılan, ucuna çengelli iğne takılı, çoğunlukla naylon tellerden veya at kuyruğu kılından yapılmış iplik.
Ördek: Perde ayaklılardan, evcil ve yabani türleri bulunan su kuşu, badi, badik.
Pasta: İçine katılmış türlü malzemelerle özel bir tat verilmiş, fırında veya başka bir yolla pişirilerek hazırlanmış bir hamur tatlısı.
Radyo: Elektrik dalgalarıyla düzenli yayın yapan istasyonun yayınlarını alan araç.
Silgi: Kalem veya daktiloyla yazılmış, çizilmiş şeyleri silmeye yarayan, birleşiminde kauçuk olan nesne.
Şemsiye: Bir sapın üzerinde esnek tellere gerilmiş, açılıp kapanabilen, yağmur ve güneşten korunmak için kullanılan, su geçirmez kumaştan yapılmış taşınabilir eşya, güncek.
Tarak: Saçların, sakalın, hayvan tüylerinin karışıklığını gidermeye veya kadınların saçlarını tutturmaya yarayan dişli araç.
Uçak: Kanatlarının altındaki havanın yaptığı basınç yardımıyla yükselip ilerleyebilen motorlu hava taşıtı, tayyare.
Üzüm: Asmanın taze veya kuru olarak yenilen ve salkım durumunda bulunan meyvesi.
Vazo: Çiçek koymak için kullanılan, cam, toprak, porselen vb. madenlerden yapılan, türlü boyut ve biçimlerde olabilen kap.
Yelken: Rüzgar gücünden yararlanarak geniş bir yüzey oluşturacak biçimde yan yana dikilen ve teknenin direğine uygun bir biçimde takılarak onu hareket ettiren kumaş veya şeritlerin tümü.

Zil: İşaret vermek, uyarmak, çağırmak için kullanılan ve bir çan ile bu çana vuran bir tokmaktan oluşan, elle veya başka düzenlerle işletilebilen araç.























14 Ocak 2020 Salı

KARŞINIZDA HARRY STACK SULLIVAN!


   
Harry Stack SULLIVAN Kimdir?
                İçe kapanık bir baba ile acılı bir annenin tek çocuğu olarak 1892 yılında New York’ta dünyaya gelen Harry Stack Sullivan, Kişilerarası İlişkiler Kuramını ortaya atan Amerikalı psikiyatristtir. Çocukluğunda arkadaşlık kurma konusunda zorluk çekmiş ve bilinen tek arkadaşı Clarence Bellinger de kendisi gibi psikiyatrist olmuştur. Annesinin evden uzaklaştığı bir dönemde kendisine büyükannesi ve teyzesi bakmıştır. Hayatı boyunca hiç evlenmemiş ve çocuğu olmamıştır; ancak James isimli 15 yaşında bir gençle tanıştıktan sonra onu evlatlık edinmiştir. 1949 yılında Paris’ te gittiği bir toplantının dönüşünde yaşama veda eder.
                Çalışma Yaşamı Nasıl Olmuştur?
                Lisede iyi bir dereceyle mezun olan psikiyatr, ilk olarak Cornell Üniversitesi Fizik Bölümüne başlar; ancak burada dersleri kötü gittiğinden okuldan uzaklaştırılır. Ardından Chicago Üniversitesi’ nde tıp eğitimine başlar. Burada başarı kaydeder ve 1915 yılında okuldan mezun olur. Birinci Dünya Savaşı patlak verdiğinde orduda daha sonra çeşitli hastanelerde doktor olarak görev alır ve şizofreni hastalarıyla çalışma yapma imkanı bulur.
                1930 yılında New York’ a taşınarak çalışmalarına açtığı özel kliniğinde devam etti. Burada devam eden yaşamı boyunca Erich Froom, Karen Horney gibi pek çok kuramcıyla tanışıp fikir alışverişinde bulunmuştur.
                Sullivan’ ın Kişilerarası İlişkiler Kuramı Neyi Anlatır?
                Sullivan kişiliğin sosyal çevrede şekillendiğini ve kişiliği açıklamak için insanların kişilerarası ilişkilerinin incelenmesi gerektiğini savunmaktadır. Tıpkı Ying Yang felsefesini andıran insanlar var olmadan bir kişilik gelişiminin olamayacağı ve kişiliğin de insan ilişkilerinden bağımsız düşünülemeyeceği düşünceleri ile psikolojiye farklı bir soluk getiren psikiyatr, kendi çocukluğuna ironi olarak sağlıklı bir kişilik geliştirmenin insanlarla sağlam ilişki kurabilme yeteneği ile paralel olduğunu savunur.
                Kişilerarası ilişkileri zedeleyen bir kavram olarak kaygıyı, yaşamı sürdürebilmek için gerekli enerji dönüşümlerini anlatan dinamizmi, kişilik gelişimini ayırdığı evreleri ve daha pek çok kavram ile psikoloji bilimine teorik ve terminolojik anlamda katkı sağlanmıştır. Sullivan’ a göre kişilik,
  • Bebeklik
  •  İlk Çocukluk
  • Son Çocukluk
  •  Ön Ergenlik
  • Erken Ergenlik
  • Geç Ergenlik
  • Yetişkinlik evrelerinden oluşur ve kişilik bu evrelerin tamamlanmasıyla bütünlüğe kavuşur.

·                    Preadolesans olarak da adlandırılan ön ergenlik, yakın ilişkiler kurmaya başlanılan bir dönem olması sebebiyle kişilik gelişiminin en önemli dönüm noktalarından biri olarak nitelendirilir.
                Ekstra!
                Sullivan’ ın en ilgi çekici önermelerinden biri de insanlar arasındaki benzer özelliklerin farklı özelliklerden daha fazla olduğunu savunduğu “Tek Tür Önermesi” dir. Sizce de öyle midir?
                Keyifli okumalar.
                Psiket..

10 Ocak 2020 Cuma

PSİKET ÇALIŞMA PLANLARI

   
Günümüz dünyasında iş yoğunluğu o kadar arttı ki artık düzenli çalışmak oldukça zor bir hale geldi. Her şeyin yerli yerinde olması ve gün sonunda neyin nerede olduğunu bilmek bizler için büyük fayda sağlamakta ancak bazen ipin ucunu kaçırmaktayız. Bu fikirden yola çıkarak neden Psiket eliyle hazırlanmış çalışma planları olmasın dedim ve birkaç tasarımı sizlere sunmak istedim. Haydi hep beraber günümüzü, haftamızı hatta aylarımızı düzene sokacak çalışma planlarımızı inceleyelim ve kendimize en uygun olanı seçelim!
     Kendimize ait planlar oluşturmak ne işimize yarar?
     Kişisel alanımız bizi biz yapan en önemli unsurlardandır. Onu ne kadar iyi yönetirsek kendimizi o mutlu etme şansını elde ederiz. Gün içerisinde sosyal bir çevrede bulunuyor olabiliriz ama en nihayetinde herkesin kendi görevleri vardır ve bunları yerine getirebilmek için kendi planlarımızı oluşturmak bize epey fayda sağlar.
     Planlardan kastınız nedir?
     Günlük yaşamın karmaşık yapısı sebebiyle aslında pek çok konuda plan yapmamız mümkün ancak her şey sırayla! İlk etapta çalışma yaşamının yoğunluğu içinde kaçış yolu arayanlara çalışma planı ile ne yaparsam yapayım bir türlü derslerime düzenli çalışamıyorum diyen öğrenciler için hazırladığım planları paylaşıyorum. Geri kalanlar için takibe devam..
     Planlayıcıların içeriği nasıl?
     İlgi çekici bir tasarım sevenler için renkli, kullanışlı tercih edenler için ise daha sade tasarımlarımızla işlerinizi zamanında ve planlı bir şekilde yapma fırsatını elde edeceksiniz. İçerisinde önemli görevler, günlük hedefler, ikincil öncelikli programlar ve tabi ki unutulmaması gereken notlar bölümümüz yer alıyor. Umarım beğenir ve renkli çıktı olarak çalışma masanızda Psiket Çalışma Planlarına yer verirsiniz.
     Herkese iyi çalışmalar.
     Psiket..



















7 Ocak 2020 Salı

NE İZLEYELİM?


Dizinin Adı: MİNDHUNTER (2017- )
Oyuncular: Jonathan Groff, Holt McCallany, Anna Torv
Yönetmen: İlk sezonda David Fincher, ikinci sezonda 2 farklı yönetmen yer alıyor.
Türü: Psikolojik, Gerçekçi, Düşündürücü
Süresi: 60 Dakika
Ülke: ABD
Neden İzleyelim?
1970’ ler Amerikası… Suç oranları artmasına rağmen tüm odak suçluların yakalanmasında toplanıyor. Polis teşkilatının küçük çaplı “suçun sebebini anlama” çalışmaları, FBI bünyesinde kurulan “Davranış Bilimleri Birimi” ile ortak yürüttükleri toplantılardan ibaret iken FBI’ a gelen genç ve yetenekli Holden FORD’ un suçlularla görüşme yapmaya başlamasıyla birlikte bir dönüm noktası yaşıyor. Davranış Bilimleri Biriminin kurucusu Bill Tench ile birlikte yaptıkları görüşmelerin analizlerine Wendy’ nin de katılmasıyla takım tamamlanır.
                İlk etapta suçlular ile yapılan düzensiz görüşmeler, yerine ses kayıtlı ve soruların önceden hazırlanan forma göre yapıldığı daha organize görüşmelere bırakır ve yapılan bu çalışmalar bürokrasinin üst kademelerinin dahi ilgisini çeker. Kimsenin konuşmak istemeyeceği suçlular ile birebir görüşmeler yapmak ve bu görüşmelerin neticesinde çözülemeyen vakalara farklı bir perspektifle yaklaşarak çözümlenmesini sağlamak ne büyük iştir!
Nasıl Değerlendirelim?
                FBI ajanlarının aldıkları eğitimleri yalnızca suçluların yakalanmasında değil, psikolojinin suç dünyasında ve diğer alanlarda kullanılması açısından dönemin bilim dünyasını yansıtmaktadır. Suçun sadece görünenini değil, onu oluşturan tüm etmenlerin incelenmesi psikolojik görüşme ve tekniklerin kullanımının gözlemlenebilmesini sağlamaktadır.
                İlk bölümlerde daha basit çözümlenen suçlar ilerleyen bölümlerde yerini karmaşık suçlara ve anlaşılması güçleşen durumlara bırakmaktadır. Ancak temelde Freud’ un öğretilerinden yararlanarak belli bir profil üzerinden (seri katiller, geçmişinde şiddet ve cinsellik barındıran suçlular) ilerlerler.
                Suç analizleri yapılırken dönemin şartları dahilinde tanımlanamayan durumlar için yeni terimler oluşturulur ve o terimle ilgili açıklayıcı bilgiler edinmemizi sağlarlar.
Nelere Dikkat Edelim?
                Dizi ve film konusunda oldukça başarılı bir platform olan Nexflix’ in çok izlenenler listesinde olan diziyi herhangi bir internet sitesinden de izleyebilmeniz mümkün!
                2 sezondur devam eden dizinin ilk sezonu 2017 yılında ikinci sezonu ise 2019 yılında yayımlanmıştır. Bölümleri sindirerek izlemeniz tavsiye olunur, biraz bekleyebilirsiniz!
                İçerisinde bolca FBI ajanı ve cinayet konusu olsa da öyle aksiyon dolu bir macera göremiyorsunuz. Dikkatlice izlemeli ve aynı anda mesajlaşmaya çalışmamalısınız, aksi halde diyalogları kaçırır ve birkaç dakikada bir geri sararsınız!
                Keyifli seyirler..
    Psiket..

NORMALLEŞME PSİKOLOJİSİ

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de görülmeye başlanan Covid-19 nam-ı diğer Koronavirüs artık adının anıldığı yerde hüznü çağrıştırmakta...